GİRİŞ ve AMAÇ: Günümüzde kardiyak cerrahide minimal invaziv cerrahinin kullanımı cerrahi travmayı azaltması, yaşam kalitesini arttırması, kozmetik sonuçlarının daha iyi olması, postoperatif dönemde daha az ağrılı olması, erken derlenme ve operatif mortaliteyi azaltması sebebiyle giderek yaygınlaşmaktadır.
Bu çalışmanın amacı kliniğimizde minimal invaziv mitral kapak cerrahisinde kullanılan farklı iki tekniği ve bu tekniklerin erken dönem sonuçlarını incelemektir.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Ocak 2014-Şubat 2016 tarihleri arasında Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde mitral kapak patolojisi sebebiyle minimal invaziv cerrahi uygulanan 24 açık kalp cerrahisi vakasının (sağ torakotomi ile kardiyopulmoner baypas eşliğinde minimal invaziv mitral kapak cerrahisi (STMİMKC) ve sol torakotomi ile atan kalpte neokorda implantasyonu (AKTANİ) verileri retrospektif olarak değerlendirildi.
BULGULAR: STMİMKC grubunda 12 hastaya mitral ring ile kapak tamiri yapılırken AKTANİ grubunda 12 hastaya neokorda implantasyonu yapıldı.
Ameliyat süreleri, mekanik ventilasyon süreleri ve postoperatif dönemde yoğun bakımda kullanılan kan miktarı AKTANİ grubunda anlamlı olarak düşük bulundu (P=0.020, 0.045 ve 0.036). Yoğun bakımda ve hastanede kalış süreleri her iki grupta da benzerdi.
STMİMKC grubunda 1 hasta postoperatif 6. saatte kanama sebebiyle tekrar operasyona alındı. STMİMKC grubunda 2 hastada postoperatif dönemde atelektazi gelişti. İnotrop ilaç infüzyonu kullanımı STMİMKC grubunda anlamlı olarak yüksek bulundu (P=0.032)
Hiçbir hastada postoperatif dönemde ve taburculuk sonrası ilk 3 aylık süre içinde mortaliteye rastlanmadı.
TARTIŞMA ve SONUÇ: STMİMKC ve AKTANİ teknikleri güvenli ve uygulanabilir tekniklerdir. Her iki tekniğin de kısa dönem sonuçları olumludur. Uygun hastalarda AKTANİ, mekanik ventilasyon ve hastanede kalış sürelerini kısaltır. Postoperatif kan kullanım oranını azaltır. Bununla beraber yöntem belirlenmesinde en önemli kriter uygun hasta seçimidir.
INTRODUCTION: Minimally invasive surgery is used as an alternative method to conventional surgery in patients undergoing cardiac surgery. It provides to reduced surgical trauma, improved quality of life, better cosmesis, less painfull, early recovery, reduced operative mortality.
The aim of current study is to investigate different techniques which are used in minimally invasive mitral valve surgery in our hospital and to evaluate the early results.
METHODS: Between January 2014-February 2016; 24 patients undergoing minimally invasive surgery due to mitral valve pathology (minimally invasive mitral valve surgery via anterolateral thoracotomy (STMIMKC) and transapical off-pump mitral valve repair with Neochord implantation(AKTANI)) in Antalya Training and Research Hospital were evaluated retrospectively.
RESULTS: Mitral valve repair with mitral ring was performed in 12 patients in group STMIMKC. Neochord was implanted in 7 patients in group AKTANI.
Duration of surgery, duration of mechanical ventilation and amount of blood used in postoperatively was statistical lower in group AKTANI (P=0.020, 0.045 ve 0.036). Duration of intensive care and hospital stay was similar in both group. One patient in group STMIMKC was reoperated because of bleeding in postoperative 6th hour. Atelectasis was observed in two patients in group STMIMKC. Inotropic drug used was statitical higher in STMIMKC group (P=0.032).
There was no mortality in both groups in postoperative three months.
DISCUSSION AND CONCLUSION: STMIMKC ve AKTANI techniques are safety and feasible. Both techniques have positive short-term results. AKTANI is shortened the duration of mechanical ventilation and hospitalization and reduced the postoperative blood usage.
Patient selection is the most important criteria to appropriate method selection.